Veblen ve Simmel tarafından
geliştirilen bu Tesettür kuram, moda döngüsünün, moda olan ürün ortaya çıkıp toplumdaki
üst sınıflar tarafından kullanılmaya başlanmasından, toplumun daha alt
sınıflara inmesinden ve üst sınıfların alt tesettür giyim sınıflardan kendilerini
farklılaştırmak için yeni modalar üretmesinden oluştuğu temeline dayanmaktadır
(Davis, 1997:126). Simmel’e göre moda, ‘verili bir örtünün taklididir’. eşarp Moda bireyin topluma uyum sağlamasının
aracıdır. Ancak aynı zamanda bireye diğer bireylerden farklılaşmasının, Şal dikkat
çekmesinin de olanaklarını sunar. Ferace Bu iki kutup arasında gidip gelen modanın en
dikkat çeken yanı ise ‘modaların daima sınıf modaları’ olmasıdır. Simmel, Ferace modelleri sınıf
modası kavramını şu şekilde açıklamaktadır (2003:106).
“Yüksek tabakaların modaları,
kendilerini alt tabakaların modalarından ayırır; ne zamanki alt tabakalar
yüksektekilerin modalarını devralmaya başlar, o zaman yüksek tabaka bunlardan
vazgeçer”
“Toplumsal formlar, giysiler, estetik Tesettür Abiye değerlendirmeler,
insanın kendini ifade ettiği tüm
stiller, modanın yarattığı kesintisiz dönüşümler çerçevesinde kavranıyorsa, o
zaman moda -yani yeni moda- bu bakımlardan sadece üst zümrelere etki eder. Alt
tabakalar üsttekilerin stillerini sahiplenmeye başladığında, üsttekilerin kendi
etraflarına çektiği sınırı aşmış, o modayla simgelenen sınıfsal bütünlüklerini
ortadan kaldırmış olurlar; işte o zaman
üst zümreler o modadan vazgeçip, yine kendilerini geniş kitlelerden ayırt
etmelerini kapıda ödeme tesettür sağlayacak başka bir modaya yönelirler. Ve oyun baştan başlar.”
Sınıf farklılığı kuramının bir diğer
düşünürü ise Veblen’dir. Veblen moda döngüsünün üst sınıflardan alt sınıflara
doğru geçişine ve üst sınıfların kendilerini farklılaştırmak için yeni modaları
kullanmaya başlamalarına değinmiştir. Onun bakış açısında da üst sınıflar kendi
sosyal konumlarını belli etmek için giyimde, aksesuarda yeni tesettür elbise biçimler ortaya
koyarlar. Taklit ürünler yoluyla bu yeni biçimler, üst sınıfların yaşam
tarzlarını taklit eden alt sınıflar içinde yaygınlık kazanır, Veblen, modanın
dinamiğini gösteren üç prensip ortaya koyar. Birinci olarak aylak sınıfın
mensupları ‘gösterişçi tüketim’ yoluyla kendi sınıflarından olan diğer
bireylerden üstünlüklerini göstermek için kendi sosyal durumlarını gösteren tesettür ferace ürünlerle gündelik hayatlarını inşa
ederler. Aynı zamanda kendilerini işçi sınıfından da ayırırlar. Son olarak ise,
toplum içinde bütün sınıflar arasına yayılmış, güncel olmayan modaları
hayatlarından çıkarırlar (Rüling,2000:3-4).