9 Mayıs 2016 Pazartesi

Tesettür modelleri

İpekli ürünlerin Roma İmparatorluğu’na girmeye başlaması MÖ 46 yılında oldu; MÖ 30 tarihinde Mısır’ı zaptettikten sonra ise Roma, tesettür Doğu ile doğrudan ticaret yollarını araştırmaya başladı. Onlar bunu öğreninceye kadar ipekli mallar Parthlar tarafından Romalılara yeniden satılıyor, bu da onlara oldukça pahalıya mal oluyordu. Bu bakımdan Roma senatosu, ipekli malların alınması ve giyilmesi yolunda zaman zaman yasaklama kararları çıkarmıştı. Çünkü Roma hükûmeti, aristokrat ailelerin ve lükse düşkün zengin kadınların ihtiyaçlarını karşılayabilmek uğruna, tarihçi Yaşlı Plinius’a göre, Doğu’nun bilhassa Hindistan’ın baharatları ve o tesettür giyim yolla elde ettiği kıymetli ve lüks mallarına ulaşabilmek için Hint kıtasına altın akıtıyordu, çünkü o tarihlerde ipeğin değeri altın ile ölçülmekteydi.4 Roma ve Bizans gibi Batılı; Parth, Sasani, Kuşan ve Çin gibi yerleşik medeniyete sahip olan Doğulu devletler, ipekli malları sadece ekonominin ve lükse düşkünlüğün bir göstergesi olarak görmüyorlardı. Komşuları olup itaat altına almak ya da ücretli asker toplamak istedikleri göçebe, “barbar” kavimlere bunları göstermek, büyük, zengin ülkelerle ticaret ilişkilerinde bulunduklarını, onlarla dostlukları tesettür abiye olduğunu ispatlamak, gerektiğinde bu mallardan çeşitli maksatlarla göçebe liderlerine vermek maksadıyla bu gibi lüks tüketim mallarını tamamen siyasi gayelerle de ellerinde tutuyorlardı. Mesela “bir barbar prens Bizansla biraz dostluk ilişkisi kurdu mu, kendisine veya elçilerine ipekli kumaşlar, kıymetli taşlar, biber ve sair Doğu ürünleri armağan edilirdi” (Heyd, 2000: 21). Yine bir Hun ya da Türk tesettür elbise  soylusu Çin sarayına geldiği zaman onu kendi tarafına çekmek maksadıyla aynı şeyleri Çin imparatorları ya da yöneticileri yapardı.